2 Ekim 2012 Salı

Ladurée aşkı!



Sadece cupcake'lerden bahsetmek olmaz. Böyle bir blogda küçük Fransız kurabiyesinden söz etmezsek çok şey kaçırmış oluruz. Makaron dediğimiz şey ana malzemeleri yumurta akı, badem unu, şeker olan, arasına konulan ganaj kremasıyla enfes bir tada sahip olan küçük kurabiyeler. Peki biz bu leziz makaronlara nasıl ulaşabiliriz? Makaron denince akla gelen ilk ve en güzel yer tabi ki Ladurée (laduree.com).


 Hayatımda yediğim en güzel makaron demek az kalır, hayatımda yediğim en güzel şeydi Ladurée'nin makaronları. Bana sorarsanız en güzeli fıstıklı makaron. Ama tabi bunun vişne, portakal, çikolata, gül yaprağı, menekşesi var, daha bir sürü lezzeti var. Sadece olağanüstü makaronları değil mükemmel dizaynlı kutularıyla da ilgi çeken Ladurée o kadar da ulaşılmaz değil. Çünkü İstanbul'da hem Bebek'te hem de İstinye Park'ta Ladurée şubesi var. Oradan bu eşsiz makaroncunun kutularına, mumlarına, ev parfümlerine, şampanyalarına ve daha birçok ürünlerine ulaşabilirsiniz.


Peki ya makaronun başkenti olan Paris'teki Ladurée'ler? En güzeli ve eskisi Ladurée 16 Royale. Yerinden de belli olacağı gibi gayet şık bir mekan. 1862'de açılan bu çay salonu sizi geçmişe götürüyor. 1800'lerden kalma Fransız mimarı yapısını taşıyan bu çay salonunda en güzel makaronları yerken Ladurée'nin özel yapım kahvesini yudumlayabilirsiniz. Bu kadar ünlü olup da Champs-Elysées'de şubesi olmaz olur mu? Geçen yaz maalesef yenileme çalışmaları nedeniyle kapalıydı ama tabi Champs-Elysées'yi makaronsuz bırakmayıp pop up store açmışlardı. Beni en çok etkileyen ise bulunduğu cadde sebebiyle Ladurée Bonaparte oldu. Önünde sıra beklerken Rue de Bonaparte'a göz gezdirmek, oranın havasını solumak muhteşemdi. Bir de içeri girdikten sonrasını düşünün!

Ladurée aşktır! Sadece makaroncu değil Fransız pastacılığının en iyi sembollerindendir. Şanslıyız ki İstanbul'da şubesi var, ama fırsatınız olur da Paris'e yolunuz düşerse en az bir Ladurée şubesine gidin. Büyüleneceksiniz! :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder